Strateji, güç ve baştan çıkarma üzerine birçok kitabı bulunan çok satan yazar ve beden dili uzmanı Robert Greene, “insanların maskelerinin arkasını görmenin” birkaç basit yolu olduğunu söylüyor.
“Bir CEO’nun Günlüğü” isimli podcast’te konuşan Greene, birinin gerçekte ne düşündüğünü ses tonundan anlayabileceğimizi söyledi. Uzman, “Çok yetenekli aktörler bu izlenimlerden bazılarını yaratabilirler ancak taklit edemeyecekleri şey seslerindeki tondur ve aktörler size bunun aslında bilinçli olarak kontrol edilmesi en zor şey olduğunu söyleyecektir.” dedi.
Greene, daha da anlamlı olanın, insanların yüz hatlarını düzenlemeye vakitleri kalmadan onları şaşırtmayı öğrenmek olduğunu söylüyor: “İnsanlara sıklıkla bunu yapmalarını söylerim; eğer ofisinizde biri varsa ve onun dostunuz mu yoksa düşmanınız mı olduğunu bilemiyorsanız, onu şaşırtın.”
“Yanlarına geliyorsunuz, size bakıyorlar ve bir anlığına küçümsemenin mikro ifadesi dediğimiz şeyi fark ediyorsunuz ve sonra gülümsüyorlar.”
“Psikologların incelediği bu mikro ifade bir saniyeden çok daha kısa sürüyor. Bunu okuyabilmeniz gerekiyor, ancak bu onların sizden gerçekten hoşlanıp hoşlanmadıklarını veya tamamen sahte olup olmadıklarını ortaya koyuyor.” dedi.
Greene, bu basit taktiğin, birisinin gerçek duygularını, o kişi bir rol oynama şansı bulamadan görmenize olanak sağlayacağını ve o kişinin sizin hakkınızda ne düşündüğü hakkında size çok şey anlatacağını söylüyor.
“AYAKLARININ YÖNÜNE BAKIN”
Uzman ayrıca, “Beden dili size çok şey anlatıyor, örneğin bir partide ayaktayken sizinle konuşan birinin bedeni başka bir yöne mi bakıyor?”
“Ya da seninle konuşurken gözlerini başka tarafa çeviriyorsa bu, seninle gerçekten ilgilenmedikleri anlamına gelir.” dedi.
Ancak Greene, dikkat edilmesi gerekenlerin yalnızca size çok az ilgi gösteren insanlar olmadığını ekliyor. Uzman, “Çok meraklı biri de sorun yaratabiliyor. Sizi kıskanan biri sonunda sizinle arkadaş olur ve bilinçsizce kıskançlık hissettiğinin farkında bile olmayabilir.”
“Sahip olduklarınızı hak etmediğinizi düşünüyorlar. Arkadaşınız oluyorlar, sizi etkiliyorlar ve sonra beklemediğiniz çok çirkin davranışları fark etmeye başlıyorsunuz. Sizi rahatsız eden, sizi güvensiz hissettiren yorumlar yapmaya başlarlar. Sizden bir şeyler alırlar, incitici davranışlarda bulunurlar ama arkadaşınız oldukları için ilk içgüdünüz kendinizi suçlamak oluyor.” şeklinde sözlerini tamamladı.